Antep denilince akla gelenlerden biri de Antep katmeridir. Antep'de sabahları yenilenen bir yiyecek türüdür, içerisinde bulunan besinler dolayı tam bir enerji deposudur.
İçerisinde neler var bunları bir öğrenelim...
1) Yeşil Antep Fıstığı
2) Şeker
3) Bal
4) kaymak
5)Muz
Peki nasıl yapılır bunu öğrenelim...
Baklavalık yufka tezgaha serildikden sonra her tarafına eritilmiş tereyağ sürülür. Yufkanın herhangi bir yerinden üç parmak kendi üzerine katlanır, katlanan kısmında üzerine tereyağ sürülür yufkanın üzerine şeker serpiştirilir, ve sonra üzerine Antep fıstığı serpiştirilir ve fıstık üzerine isteğe göre bal, muz da eklenebilir.
Yufkanın katlanmış kenarları birbirin üzerine gelecek şekilde katlanır. Dikdörtgen şeklinine gelecek şekilde katlanır ve fırına atılır ve pişirilir en son ise servis ederken üzerime üzerine bol fıstık ekleyerek servis edilir.
GAZİ ŞEHİR GAZİANTEP
Gaziantep hakkında görüşlerimi bu bloğumda bulabilirsiniz.
9 Mayıs 2016 Pazartesi
2 Mayıs 2016 Pazartesi
MEŞHUR BEYRAN ÇORBASI
Beyran çorbası, Antep'de sabahları içilen bir doğal antibiyotikdir. İçerisindeki doğal proteinler, vitaminler bakımından oldukça zengindir. Kışları grip ve soğuk algınlığına karşı vitamin deposudur.
Beyran çorbası , Antep'de Metanet et lokantasında rahatlıkla yenilenebilir
Peki içinde hangi besinler var ?
1) Kuzu incik
2) Pirinç
3) Ev yapımı salça
4) Diş sarımsak
5) Tereyağı
6) Karabiber
7) Pulbiber
Not: kullanılan besinler kişi sayısına göre artırılır.
Peki nasıl hazırlanıp servis hale getiririlir?
Düdüklü tencereye kuzu etini, kabuklarını soyduğunuz bütün sarımsakları ve suyu ekleyip haşlayın. Haşladığınız eti didikleyin. Et suyunu ve yıkadığınız pirinci ekleyip pirinci haşlayın. Üzerine tereyağı, salça, pul biber, tuz ve karabiberi ilave edip 2-3 dakika kaynatın. Etleri ilave edip 1-2 dakika kaynattıktan sonra ocaktan alın. Sıcak servis yapabiliriz
Beyran çorbası , Antep'de Metanet et lokantasında rahatlıkla yenilenebilir
Peki içinde hangi besinler var ?
1) Kuzu incik
2) Pirinç
3) Ev yapımı salça
4) Diş sarımsak
5) Tereyağı
6) Karabiber
7) Pulbiber
Not: kullanılan besinler kişi sayısına göre artırılır.
Peki nasıl hazırlanıp servis hale getiririlir?
Düdüklü tencereye kuzu etini, kabuklarını soyduğunuz bütün sarımsakları ve suyu ekleyip haşlayın. Haşladığınız eti didikleyin. Et suyunu ve yıkadığınız pirinci ekleyip pirinci haşlayın. Üzerine tereyağı, salça, pul biber, tuz ve karabiberi ilave edip 2-3 dakika kaynatın. Etleri ilave edip 1-2 dakika kaynattıktan sonra ocaktan alın. Sıcak servis yapabiliriz
26 Nisan 2016 Salı
GAZİ ŞEHRİMİN TARİHİ NAİB HAMAMI
ep’te hamam kültürü ayrı bir yere sahip. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde sözü edilen Naib Hamamı 1640 yılında yapılmış. Osmanlı hamam geleneğini günümüze kadar taşıyan bu önemli tarihsel yapı, Gaziantep'in simgelerinden biridir.
Naib hamamı gerek yerli,gerek ise yabancı halk olmak üzere turistlerin de ilgi odağı olup her zaman ziyaret edilmektedir. Konumu itibari ile'de ilgi çekmektedir. Çalışan insanların gelip burada yorgunluklarını atmaları için hamam'a gelip sıcak suyun etkisi ile rahatlıyorlar. Antepe yolu düşen herkes uğrayabilir ve rahatlayıp stres atabilirler
20 Nisan 2016 Çarşamba
GAZİ ŞEHRİMİN TARİHİ EL SANATLARI EL SANATLARI
olup, insanların ihtiyaçlarını karşılamak, örtünmek ve korunmak amacı ile ilk örneklerini vermiştir. Daha sonra gelişerek çevre şartlarına göre değişimler gösteren el sanatları, ortaya çıktığı toplumun duygularını, sanatsal beğenilerini ve kültürel özelliklerini yansıtır hale gelerek "geleneksel" vasfı kazanmıştır. El sanatları, hemen hemen her insanda az ya da çok var olan, kendi kültüründen aldığı yaşam tarzını, ecdadının deneyimlerini ve birikimlerini bir potada eritip günümüzde insanlara bir mesaj verme becerisidir. Geleneksel El Sanatları insanoğlu var olduğundan beri tabiat şartlarına bağlı olarak ortaya çıkmış el sanatlarımız geçmişi günümüze taşıma ve günümüzde yaşatma sanatıdır. El sanatları, üretildikleri çağa tanıklık eden belgeler olarak geleceğimize ışık tutan ve geçmişimizle bağlantı kurmamızı sağlayan değerler olmaları bakımından önemlidir. Toplumların varlıklarını sürdürebilmeleri, kimliklerine sahip çıkmalarına ve muhafaza etmelerine bağlıdır. Geleceğimizi hatırlayıp varlığımızı sürdürmemizi sağlayan el sanatları ürünlerini üreten sanatkarlar geçmişten günümüze Gaziantep’in il, ilçe ve köylerinde hep olmuş ve olmaya da devam edecektir. Geleneksel Gaziantep El Sanatları, Anadolu'nun binlerce yıllık tarihinden gelen çeşitli uygarlıkların kültür mirasıyla, kendi öz değerlerini birleştirerek zengin bir mozaik oluşturmuştur. Geleneksel Gaziantep El Sanatlarını; Sedefçilik, Bakırcılık, Kutnuculuk, Aba Dokumacılığı, Yemenicilik, Antep İşi El İşlemeciliği, Gümüş İşlemeciliği, Antep kilim ve halı dokumacılığı, Küpçülük, Kuyumculuk, semercilik, müzik aletleri yapımcılığı olarak sıralayabiliriz.
14 Nisan 2016 Perşembe
GAZİ ŞEHRİMİN SAVAŞ MÜZESİ
Gaziantep Savaş Müzesi; Şehreküstü de Şehitler Parkı'nın yanındaDIR, Aziz Şehitlerimizin ilk defnedildikleri yerde; Esenbek Camii haziresindeki Antep Harbi Şehitliğinin yanında yükselen müze, asrın en adaletsiz işgaline karşı, şehir halkının verdiği mücadeleyi anlatıyor.Müze; bahçesinde bulunan ve kaleden indirilen Ramazan Topu'nun bir benzeri ve yeşillikler içinde mavi gök kubbeyi kucaklayan bir hayat karşılıyor ziyaretçilerini.Müze binasının altında bulunan mağara ve buradan şehrin farklı yönlerine açılan geçitlerin bulunduğu mağara sergi alanı; Antep'in koca bir orduya karşı koyuşunun sırrını, mermi toplayan çocuklar canlandırması, İmalat-ı Harbiye canlandırması, savaşta kadınlarımız canlandırması, Şehitlerin nakli ve Çello'nun Emine'si canlandırması ile haykırıyor.Müze; Fransız'ın Antep'i çelik bir çember içine alınca, cephanesiz kalan müdâfilere; şehrin fedakâr ustalarının söğüt ağacı kömürü+güherçile ve kükürtle yaptıkları kara barutu; 1920'li yıllardaki acımasız işgali ve şehir halkının bu işgale karşı koyuşunu, topla tüfekle değil, kendi icadı; Tak takı ve bir çift bakır sahanla yapılan Sahan Bomba'sını tanıtıyor. Şehit ve Gazilerin; kazmayla, kürekle en önemlisi de yürekleri ile yazdıkları destanı anlatıyor.Gaziantep Savunmasına dair belgelerin kronolojik sırayla anlatıldığı, tarihi binada, İngiliz ve Fransızlara ait silah parçaları, şehir halkının kullandığı tabanca, av tüfeği, kılıç, kama, et satırı, kazma, kürek ve nacaklarla şehitlere ait birçok eşya sergileniyor.Müzedeki panolar, bir tüfek için Kızını Evlatlık Veren Baba'nın, şehir aç kalınca ölmüş hayvan etini kapışan anaların, düşman tanklarına karşı: "Demirle adam döğüşür mü? Erkekseniz piyadenizi gönderin" diye haykıran yiğitleri anlatıyor. Nice kahramanlık olaylarını, semt reislerinin, Antepli Yedek Subayların, Rütbesiz Kahramanların fotoğraflarını, feryatları, ağıtları sergiliyor. İşgalin tüm detayları, Şehitkamil, Şahinbey, Özdemirbey, Dokurcum Değirmeninde can veren 14 yürek, İlk Kurşun, Mağarabaşı Taarruzu, Samsak Tepe Taarruzu, Karatarla Mitingi'ne dair belgeler peşi sıra geliyor, müze duvarlarındaki panolarda. Vatan deyince, namus deyince nasıl mücadele edileceğini, nasıl ölüneceğini gösteriyor dünyaya.Müze teşhirine yansıttığı gerçeklerle, yalnız başına kalan Antep'in, Fransız tümenine ve Ermeni gönüllü alayına karşı koyuşunun sırrını açıklıyor.
7 Nisan 2016 Perşembe
GAZİ ŞEHRİMDEN GİDERKEN NE ALINIR GÖTÜRÜLÜR
Eski çarşılarda ve pazarlarda biber, patlıcan, kabak, acur kuruluğu, pul biber, kuru zahter (çay için), bulgur, simit (ince bulgur), haspir (bir tür safran), yörenin kuru siyah ve sarı üzümü, tahinli helvalar, pestil, muska, tatlı sucuk ve Antepfıstığı almadan geçemeyeceğiniz ürünlerdir.
Gaziantep'ten giderken götüreceğiniz diğer yiyeceklerin başında baklava (kuru veya yaş), Antepfıstıklı veya sade kurabiye, dolama, şöbiyet, havuç dilimi baklava, kahke gelmektedir.
31 Mart 2016 Perşembe
GAZİ ŞEHRİMİN RAMAZAN BAYRAMI YEMEGİ (YUVALAMA)
Yuvarlama Gaziantep'e özgü bir yemek çeşitidir. Ramazan Bayramının olmazsa olmaz yemeğidir.
Bu yemeği yaparken sabrınızın son derece yüksek olması gerekir çünkü; bu yemek emek ve sabır isteyen bir yemek çeşitidir. Ramazan Bayramı yaklaşırken bu yemek bence insanların ilişkilerinide etkiliyor. Birlik beraberlik duygusu işliyor insanların içine çünkü yukarıda belirttiğim gibi bu yemek emek ve sabır istediği için bayan komşular birbirlerine yardım ederek üstesinden geliyorlar.
Yuvalama öyle hemen olmaz saatler süren bir emeğin sonucu olarak ortaya çıkar. Aşağıda yuvalamanın nasıl yapıldığını anlatırsam anlamış oluruz..dur
Bu yemeği yaparken sabrınızın son derece yüksek olması gerekir çünkü; bu yemek emek ve sabır isteyen bir yemek çeşitidir. Ramazan Bayramı yaklaşırken bu yemek bence insanların ilişkilerinide etkiliyor. Birlik beraberlik duygusu işliyor insanların içine çünkü yukarıda belirttiğim gibi bu yemek emek ve sabır istediği için bayan komşular birbirlerine yardım ederek üstesinden geliyorlar.
Yuvalama öyle hemen olmaz saatler süren bir emeğin sonucu olarak ortaya çıkar. Aşağıda yuvalamanın nasıl yapıldığını anlatırsam anlamış oluruz..dur
YUVALAMA MALZEMELERİ
- 2 su bardağı pirinç unu
- 400 gr yağsız kıyma
- karabiber,tuz
- 1 su bardağı haşlanmış nohut
- 250 gr. kuşbaşı et (Tercihen koyun veya yumuşak dana eti)
- 50 gr.kuyruk yağı
- 3 su bardağı yoğurt
- 6 su bardağı su
- 1 yumurta
- tereyağı,bolca nane
Not: Bu malzemeler kişi sayısına göre artırılabilir, ve Yukarda ki malzeme 4 kişilik bir porsiyodur
YUVALAMA NASIL YAPILIR
- 1)Pirinç ununu yoğurma kabına alın. İçine kıymayı, karabiber ve tuzu da ilave edip yoğurmaya başlayı
- 2)Azar azar su ilave ederek şekil verilecek kıvamda köfte hamuru hazırlayın.
- 3)Daha sonra elinizi hafif ıslatarak 10 dakika kadar yoğurmaya devam edin.
- 4)Hamurdan küçük parçalar alıp, kalem kalınlığında rulolar yapın.
- 5)Bu rulolardan küçük küçük bölerek nohut büyüklüğünde köfteler yuvarlayın. Hatta Antepli Hanımlar nohudun yarısı büyüklüğünde köfteler yapıyorlar.
- 6)Kuşbaşı eti, küçük doğranmış kuyruk yağını(Kuyruk yağı bence orijinal lezzet için gerekli), akşamdan ıslatılmış nohudu tencereye koyup 25-30 dakika boyunca pişirin.
- 7)Köfteleri de ilave edip pirinçler pişene kadar kaynatın.
- 8)Yoğurda un ve yumurtayı ekleyip çırpın. İçine biraz yemeğin suyundan alıp karıştırın ve ılımasını sağlayın ki yoğurt kesilmesin. Daha sonra yemeğe devamlı karıştırarak ekleyin.
- 9)Yoğurdu kattıktan sonra bir taşımdan fazla kaynatmayın ki; yoğurt kesilmesin.
- 10)Diğer tarafta tereyağını eritin, içine bolca nane ilave edip naneyi biraz kızartın.
- 11)Naneli yağı yemeğin üzerine gezdirin. Yuvalamamız hazır afiyet olsun…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Hakkımda
GAZİANTEP HAKKINDA HERŞEY..
GAZİŞEHRİMİZİN KÜLTÜREL TARİHİ HAKKINDA DÜŞÜNCELERİM..